1 Ekim 2016‟da Twitter hesabımda şunu yazmıştım; “Bylock’u olmak suç değil. Suç; darbeyi gerçekleştiren örgütün yönetici ve hiyerarşik kadrosundan Bylock üzerinden emir almakla gerçekleşir.” Lakin maalesef üzerinden geçen iki yıldan daha fazla süreye rağmen yargı bizim o gün yaptığımız tespiti paylaşmadığı için çoğunlukla sn Cumhurbaşkanının “ibadet kısmı” dediği insanları yargılamaya devam ediyoruz.
Ülke olarak bunu nasıl başardığımızı izah etmeye çalışacağım. Bunu yaparken bir avukat olarak tarihe not düşmek maksadıyla ilk aylardan beri “bylock” konulu sosyal medya analizlerimi de buraya almayı gerekli gördüm.
Bugün geldiğimiz aşamada; 11 bin 480 kişinin mağdur olduğunun ilan edildiği morbeyin tuzağından sonra ID eşleştirmeleri tam yapılmayan/bylock yazışma içerikleri olmayan kişilere ilişkin beraat kararlarını da gördükten sonra ilk günden beri yapageldiğimiz tespitlere hak vereceksiniz. “Twitter Notları” hangi tarihte neleri yazdığımı kapsıyor. İtalik yazılanlar bunlar ve aliaktas7 hesabımdan görebilirsiniz.
Yargıtay Başkanı ve Yargıtay CGK Başkanının açıklamalarından sonra Bylock hususunda yeni bir gelişme bekleniyor. Lakin korkarım bu gelişme zaten halen mahkemelerden çıkan ID eşleşmesi yani içeriği olmayanları ilgilendiren bir karar olacağa benziyor. Oysa bizce ByLock tek başına delil olamaz. İçerikleri silahlı örgüt üyeliği suçunun unsurlarını tamamlıyorsa ancak delil olabilir. İçeriği olupta dua, beddua, rüya, sohbet veya sohbet daveti ve benzeri içeriği olanlar yönünden “ibadet kısmı” değerlendirmesi ile beraat kararları verilmelidir.
Soruşturmanın TCK 220’den başlatılmaması oluşan travmanın en başta gelen sebebi iken içeriğinde ne yazıldığına bakılmaksızın ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı olan herkese TCK 314’ten ceza vermek asla adil ve hukuki değil. Bu süreç ülkemizi tahrip etti. Bu yaranın hızla sarılması gerekiyor. İhanet, Ticaret ve İbadet kısmı lafları havada kaldı. ByLock çoğunlukla alt kademelerin iletişim aracı iken ve hatta 2015 başında basında çıktığı halde bu yapı tarafından alt kademelere 2015 sonuna kadar yükletilmeye devam edildiği bilindiği halde Bylock hususunda sağlıklı bir değerlendirme yapılamadı. Bu bizim devletimizin maalesef öngörüsüzlüğüdür.
Artık bu cinnete son vermek zorundayız. Tutulan ip yanlıştır. Usul hatalıdır. Üretilen sonuç vahimdir.
Yorum Ekle